Yurtlardaki aşevlerinde her meslekten gönüllü 4 mutfakta 6 milyon yemek üretti.
Depremlerin ardından HATAY’ın İskenderun ilçesine gelen ev hanımları, inşaat, uçak ve endüstri mühendisleri ile profesyonel aşçıların da aralarında bulunduğu gönüllüler, yemek sağlamak için KYK yurdunda aşevi kurdu. Gönüllüler, İskenderun ile birlikte Osmaniye, Kahramanmaraş ve Adıyaman’da hayata geçirdikleri ‘Gönül Mutfağı’ adlı 4 mutfakta 6 milyon tabak hazırlayarak depremzedelere dağıttı.
Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerde çok sayıda binanın yıkıldığı 11 ilde, Genç ve Spor Sağlık Bakanlığı’na ait KYK yurtları depremzedelerin kullanımına açıldı. Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı Hatay’ın İskenderun ilçesinde bulunan Muhyiddin İbni Arabi Erkek Öğrenci Yurdu da depremzedelerin yemek ihtiyacını karşılamak için aşevine dönüştürüldü. Şefler Ebru Baybara Demir ve Türev Uludağ’ın koordine ettiği alanda bir yandan lojistik ve uyum merkezi hizmetleri verilirken, diğer yandan depremzedeler için yemek pişiriliyor. Türev Uludağ ve Ebru Baybara Demir’in 5 kişiyle başladığı mutfağa aralarında Almanya ve İngiltere’den gurbetçilerin de bulunduğu çok sayıda meraklı katıldı. Gençlik ve Spor Bakanlığı, gönüllüler ve kurumsal destekçilerin araçlarıyla yemek dağıtılan aşevinde moto kuryeler de depremzedelere yemek ulaştırıyor.
‘MUTFAKTA 120’DEN FAZLA KİŞİ ÇALIŞIYOR’ Depremin ilk gününden bu yana bölgede olduklarını ve depremzedeleri sıcak yemekle buluşturduklarını kaydeden Ebru Baybara Demir, “Aşçılıkla başladık, Burada yaptığımız en iyi şey insanlara destek olmak.Multi-system mutfak kurduk.Yemeklerin sadece bir araç olduğunu anladık.Yaşanan bu felaket için insanları güzelleştirmek gerektiğini düşünerek bir sistem kurduk. Daha çabuk uyum sağlamak için buradayız.Türkiye’den dünyanın her yerinden İngiltere’den Almanya’dan gönüllüler var.Mutfakta 120’den fazla kişi çalışıyor.Burada yeni bir sistem kurmaya çalışıyoruz.İşlerin sürdürülebilir olması için ,insanların istihdam olması ve burada kalması gerekiyor.Gençlik ve Spor Bakanlığının KYK yurtlarını aşevlerine çevirdik.4 tane beslenme mühendisimiz çalışıyor.Birçok kişi bu sistemi aklıyla geliştirmiş.Hedefimiz geri dönmek insanlar le bu şehirlere. Ulus kavramı buradadır. 46 yaşındayım, Atatürk’ün ‘Türkiye Cumhuriyeti Devleti ilelebet ayakta kalacaktır’ sözünün anlamını ve neye dayanarak söylediğini şimdi daha iyi biliyorum. Halkına güveniyordu. Çünkü bugün çok büyük bir ruhla ve çok güzel bir dayanışma örneğiyle buradayız. Üniversitelerle işbirliği yapıyoruz. Gastronomi öğrencilerinin stajlarını burada yapmaları için çağrıda bulunduk. Üniversite bunu kabul etti. Ziraat Fakültesi, ziraat teknikerleri, gıda mühendisleri, ziraat ekonomistleri için bir alan açtık mesela. Mardin’de bir sosyal kooperatifimiz var. O Covid döneminde aslında çiftçinin pazara ulaşmasını isteyen bir kooperatifti. Şimdi depremde yeniden ortaya çıktı. İstihdam modelini oraya koyarak, öğrencileri sahaya çıkararak, sahadaki durumu değerlendirerek aksiyonlar alarak sistemi geliştirmeye çalışıyoruz. Gençlerle şifa bulacağız. Adanalı olduğunu ve ailesinin depremi yaşadığını belirten Şef Türev Uludağ, “Deprem haberini alır almaz Adana’ya geldim ve ailemi bir kasaya götürdüm. alan. Daha sonra Ebru ile koordineli olarak önce Osmaniye, Kahramanmaraş, Adıyaman’da çalıştık. Artık İskenderun’dayız. Osmaniye’yi Yiğit Mirzaoğlu’na, Kahramanmaraş’ı Reis Mehmet Yalçınkaya’ya emanet ettik. Onlara armoniler bıraktık. Diğer tarafa şef arkadaşlarımızı yerleştirip İskenderun’daki koordinasyonu sağlıyoruz. Depremin olduğu ilk günden beri sahadayız. Şimdiye kadar 4 mutfağımızda 6 milyon yemek pişirdik. Sahada olmaya devam ediyoruz. Hatay’da günde 130 binin üzerinde yemek üretiyoruz. Her geçen gün yeni noktalar ve yeni lokasyonlar buldukça artarak devam ediyor.” hayırsever vatandaşlarımızın bağışları ve Topraktan Levha Kooperatifi’nin de desteği ile malzeme üretiyoruz.Bu sadece 1 hafta 10 günlük 1 aylık bir süreç değil.İl, ilçe ve köyleri gezdiğimizde görüyor ve hissediyoruz ki; ihtiyaç çok daha uzun süre devam edecek.Onun için burada gönüllülere ihtiyacımız var.Burada ayrı bir dayanışma, ayrı bir kardeşlik var.Buradaki vatandaşlarımızla birlik olmaya, o umudu yeniden hissetmeye, dayanışmaya o kadar çok ihtiyaç var ki. muhabbet muhabbet olsun o yüzden herkesi buraya bekliyoruz benim mutfakla işim yok benim buradaki tüm operasyonlarda lojistikten tedariğe, sahada yer belirlemeden üretime kadar herkesin bir işi var. dağıtımlar veya parkın taşınması burada. 5 gönüllüden 4’ü kadın. Bu çok değerli. Kadınlara ücret ödenmiyor. Buradan erkeklere de seslenmek istiyorum. Mutfaktan dolayı gelmeyi düşünmüyor olabilirler ama burada büyük bir erkek ihtiyacı var. Bu nedenle kadın erkek herkesi buraya bekliyoruz.” İNGİLTERE’DEN GELDİ İngiltere’de yaşayan Başak Abo, deprem haberini alır almaz Türkiye’ye geldiğini anlatarak, “Herkes gibi biz de paramparça olduk. deprem günü. Yardımlarımızı tırlarla topladık. İngiltere’de büyük bir dayanışma vardı. İngilizler yardım kolilerini büyük marketlerden satın aldı. Orada elimiz kolumuz bağlı duramadık ve buraya geldik. Böylece daha iyi olacağız. Buraya koşarak geldim. güzel oldum Lütfen hepiniz gelin. Buradaki katılımcı daha yumuşak hale geliyor. Sarılmak, sarılmak, sevinci paylaşmak çok güzel. Lütfen bağışları kesmeyin çünkü buranın devamlılığı çok önemli.”
Almanya’dan gelip aşevindeki yemek etkinliklerine katılan Şengül Akyol Voss, “İşimizi severek yapıyoruz ve burada çok güzel bir birliktelik içindeyiz. Bunu sağlayanlara çok teşekkür ediyorum. Bu şehirler yeniden sevgiyle kurulacak ve ben umutla buradayım. Uzakta olsak da hep buradaydık. 3 hafta içinde isteyerek Hatay’a geldim.”
derikajans.com.tr